Engelli Kadınların İnsan Hakları

İNSANİ BİR DURUM OLARAK İNSANIN VARLIĞINDAN BU YANA HEP VAR OLAN "ENGELLİLİK” KAVRAMI SÜREKLİ BİR DEĞİŞİM İÇERİSİNDEDİR. BU KAVRAM, HER SOSYAL OLGUDA OLDUĞU GİBİ FARKLI YAKLAŞIMLAR IŞIĞINDA DEĞERLENDİRMEYE TABİ TUTULMAKTADIR. 2011 YILI DÜNYA ENGELLİLİK RAPORU’NA GÖRE DÜNYA NÜFUSUNUN ’İNE TEKABÜL EDEN YAKLAŞIK 1 MİLYAR KİŞİ ENGELLİDİR. ESASEN "ÖZÜRLÜLÜK"DURUMU KİŞİNİN BEDENİNDE VAR OLAN FİZİKSEL, ZİHİNSEL, RUHSAL, DUYUSAL YETİ KAYIPLARIDIR. FAKAT "ENGELLİLİK” TOPLUM TARAFINDAN İNŞA EDİLMEKTEDİR. BU NEDENLE, ENGELLİ BİREYLERİN GENEL DURUMU İSE İÇİNDE YAŞADIKLARI TOPLUMUN EKONOMİK VE SOSYAL DURUMUNA GÖRE DEĞİŞMEKTEDİR. FARKLI KOŞULLAR ALTINDA YAŞIYOR OLMALARINA RAĞMEN TÜM ENGELLİ BİREYLERİN DENEYİMLEDİKLERİ ORTAK BİR SORUN SÖZ KONUSUDUR: "DIŞLAMA VE AYRIMCILIK”. SEDA GÜRLER, "ENGELLİ KADINLARIN İNSAN HAKLARI” İSİMLİ ESERİNDE, ENGELLİ VE ÖZÜRLÜ AYRIMININ DOĞRU YAPILMASI HALİNDE, ENGELLİ BİREYLERİN VE ÖZEL ARAŞTIRMA ALANI AÇISINDAN ENGELLİ KADINLARIN TÜM İNSAN HAKLARINA TAM VE EŞİT ŞEKİLDE ERİŞEBİLECEĞİNİ VE TOPLUMDA HAK ETTİĞİ YERİ ALABİLECEĞİNİ GÖSTERMEKTİR. FONKSİYON KAYBI OLAN KİŞİNİN TOPLUMA TAM VE ETKİN ŞEKİLDE KATILMASINA MANİ OLAN FİZİKSEL VE ÇEVRESEL ENGELLER KİŞİYİ "ENGELLİ” KILMAKTADIR. DOLAYISIYLA DÜZELTİLMESİ GEREKEN FİZİKSEL KOŞULLARDIR VE TOPLUMA TAM VE ETKİN KATILIMIN ÖTESİNDE TOPLUMUN ENGELLİ BİREYİ VE KADINI KABUL ETMESİ GEREKMEKTEDİR. "ENGELLİ KADINLARIN İNSAN HAKLARI” ÇOK ÖNEMLİ VE TİTİZLİKLE YÜRÜTÜLEN BİR AKADEMİK ARAŞTIRMANIN HARİKA BİR ÜRÜNÜDÜR. BU ÇALIŞMAYI DİĞERLERİNDEN AYIRAN TEMEL ÖZELLİK İSE DİĞER TÜM ÇALIŞMALARIN AKSİNE ENGELLİ BİREYLERİN TOPLUMA ENTEGRE OLMASINI DEĞİL, TOPLUMUN ENGELLİ BİREYLERE ENTEGRE OLMASI GEREKTİĞİNİ SAVUNMASIDIR. BU ÖNEMLİ ESERİN OKUYUCULARIYLA BULUŞTURULMASINDAN ASTANA YAYINLARI EKİBİ OLARAK BÜYÜK GURUR DUYMAKTAYIZ.